Türkiye işgücü piyasasında temel mücadele alanlarından biri de kayıtdışı istihdam. Türkiye’de çalışan her üç kişiden biri kayıtdışı çalışıyor ve bu durum çoğunlukla bir seçimden çok kayıtlı istihdam imkânlarındaki daralmaya bağlı olarak adeta bir zorunluluk olarak ortaya çıkıyor.
2005 itibariyle yüzde 48.2 olan kayıt dışı istihdam oranı 2013’te yüzde 36.8’e kadar geriledi. Bu durumun arka planında, istihdamın ortalama eğitim düzeyinin artması, istihdam artışının kayıt dışılığın göreli olarak daha düşük olduğu hizmet ve sanayi kesimlerinde yoğunlaşması, ücret dışı işgücü maliyetlerini aşağıya çeken çeşitli sigorta prim teşvikleri ve denetimlerin sıkılaştırılması var.
2014’te çıkışa geçti
2014’ün şubat ayından itibaren bu oran ne yazık ki yeniden yükselmeye başladı. Şubatta 8 milyon 452 bin olan kayıtdışı çalışan sayısı, eylüle gelindiğinde 9 milyon 345 bine yükseldi. 7 aylık dönemde 892 binlik bir artış yaşandı.
Türkiye’de erkeklere oranla kadınlar daha fazla kayıtdışı çalışıyor. Eylül itibariyle 3.8 milyon kadın kayıtdışı istihdamda. Bu rakam çalışan kadınların yarısına denk geliyor. Bununla birlikte, SGK verileri kayıt dışı çalışmanın gençlerde (yüzde 70) ve yaşlılarda (60-64 yaş gurubunda yüzde 74.4; 65 yaş üzerinde yüzde 83.2) daha yaygın bir eğilim olduğunu ortaya koyuyor.
İş piyasasında kayıtdışı istihdam eğiliminde temel belirleyicilerin başında ekonomik büyüme geliyor. Yüksek büyümenin yüksek istihdam artışı yarattığı dönemlerde yeni işler daha çok kayıtlı sektörlerde yaratıldığından kayıtdışı istihdamdaki gerileme hızlanıyor. Büyüme yavaşladıkça ve düşük istihdam artışı yarattıkça, kayıtdışılıktaki olumlu tablo ortadan kaybolabiliyor.
Aymet Yazılım Muhasebe Programı
Okumaya devam et “Kaçak İşçi Sorunu Ciddi Alarm Veriyor”